- Yaşı ne kadar küçük olursa olsun, insanlar (gençler) bizim zannettiğimizden daha 'zekidir'. Onları 'dinlemek' için kullandığınız teknikleri fark edebilir ve rahatsız olabilirler.
- İletişimde 'anlamak için dinlerken' rol yapmaya başlamanız olasıdır. Bu yapmacık tavır ise tepki çekecek, sizin için de yorucu olmaya başlayacaktır.
- Biz 'dinlemenin öneminden' bahsedince bazı anne babalar (yöneticiler) uygulamada aşırıya kaçtıklarını fark etmişler. Bu da bir çeşit 'duyarsızlığa' yol açmış.
- Zamana karşı da sabır! Hele 'zamansızlık' çektiğinizi düşünmekteyseniz çok daha önemli. Telaş, iletişime hiç mi hiç yaramaz.
- İletişimde fazlaca 'danışman rolüne' bürünmek iki tarafı keskin bıçak gibidir! Anne babayı (yöneticiyi) personeline (çocuğuna) karşı gereğinden fazla MERAKLI ve ARAŞTIRICI yapabilir.
- Bazen, herhangi bir teknik uygulamak yerine tamamen TEPKİSİZ kalmanız gerekiyor olabilir. Bunu, muhatabınızı iyi tanıyarak bilebilirsiniz. Böylece gereksiz yere 'teknik kullanımı israfına' girmemiş olursunuz.
- 'Özel dikkat' gerektirecek bir problemi hissetmeniz mümkündür. Muhatabınızdaki (ağlama nöbeti, öfke kontrolsüzlüğü gibi) keskin değişiklikler size görev düştüğüne işaret eder. Bu durumda kademeli olarak bilinçli müdahale yapabilirsiniz. (Sessizllik, yansıtma, dinleme vs)
- Çağrı merkezlerinin bir (veya büyük) kısmı müşterisini gerçekte DİNLEMEYEREK orta vadede kaybetmektedir. Oysa dinlemede, problemi analiz kadar, çözümle ilgili pek çok değerli bilgi öğrenilebilir.
- Anne babanın (yöneticinin) yaptığı İLK ve temel yanlışlık MUHATABINI DEĞİŞTİRMEYE çabaları. Oysa öncelik ANLAMA ve KABULLENMEDE olmalıdır. Unutmayalım birbirinin dünyasında 'birlikte yürüyemeyen' kişilerin İLETİŞİMİNDEN söz etmek pek mümkün değildir.
Copyright (c) 2011 Gökler Koçluk İstanbul 0554 679 39 06
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder