- İşe 'güvenmekle' başlayabilirsiniz. Evet, sorun ne kadar büyük olursa olsun, hiç yoksa 'bir yere kadar' kendilerine güvenilmeyi hak ediyor gençler.
- Ön yargılarınızı bırakmaya çalışın. Örneğin 'bin defa söyledim' diye başlayacaksanız söze, bırakın 999'da kalsın. Cevaplarınızı 'engellerle' süsleyerek sunmayın.
- Büyükler gençlerle 'mücadele' etmesini bırakmalı. Kısa vadeli duygusal çözümler yerine uzun vadeli düşünmeli. Onlar günün birinde sorunlarla baş başa kalacaklar ve kendileri çözecekler.
- Gençler büyük olmadı henüz. Ama büyükler bir zamanlar genç idiler. Bu tecrübe farkını iletişime pozitif yansıtabilmek gerek.
- Ailelerin temel sıkıntısı olan 'büyüğe saygı olmadığı ve düşüncesizlik' tezinin aksine, gençlerin hemen hepsi anne babasına temelde saygı duymakta. Bunu bilerek hareket etmek büyüklere (ve dolayısıyla gençlere) çok şey kazandıracaktır.
- Gençlere durmadan 'aile anayasasını' hatırlatmanın bir yararı yoktur. Bu 'anayasayı' uygulamalarla göstermeli. 'Dolaylı öğrenim' daha etkili olacaktır.
- Niye onlara zaman ve fırsat vermekten uzak durur büyükler? 'Sevgilerinden' elbette. Sevgilerini yanlış şekilde göstermekten...
- Gençlere verebileceğiniz en güzel hediye, onlara 'kendi çözümlerini bulma' fırsat ve desteğini sunmanız olacaktır.
Copyright (c) 2011 Gökler Koçluk İstanbul | www.goklerkocluk.com | Bireysel ve Kurumsal Koçluk randevu talepleriniz için 0555 726 74 02
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder