21 Ara 2010

Hazır mısınız? {İletişim Koçluğu}

Boks eldivenleriyle hazırlanmayı kastetmiyoruz elbette. İletişim; paylaşım, senkronizasyon, eş güdüm demektir. Bir mücadele varsa, birlikte verilecektir.

Aşağıda, iletişime (ve muhatabınızı dinlemeye) hazır olup olmadığınızı sorgulayan cümlelerle karşılaşacaksınız. 'Hazır olma' nosyonuna yararlı olacağını düşünmekteyiz:

  1. Ekibinizle (eşinizle, çocuğunuzla) etkin bir iletişim 'oturumu' için gerçekten hazır mısınız. Zamanlama, moral, istek vs yönleriyle...
  2. Muhatabınızı dinlemek için zaman ve öncelik sırası uygun mu. Kimin daha çok ihtiyacı var 'dinlenilmeye'. Sizin, onun, diğerinin? Sıralama yapın.
  3. Hem konuşmak hem de o durumla çakışan bir işi yapmak zorundaysanız bunu muhatabınıza güzelce izah edin, izin isteyin...
  4. Konuşmayı ve dinlemeyi 'ötelemek' zorundaysanız bunu da makul şekilde açıklayın. Açıklamanızı anlayışla karşılayacaktır...
  5. Muhatabınızın düşüncelerine değer verdiğinizi (onu anladığınızı ifade ederek) açıklayın. Konuşabileceğiniz zamanı söyleyin.
  6. Ekibinize (çocuğunuza) kızmış ve konuşmak istemiyor olabilirsiniz. Ya nedenini açıklamalı veya buna rağmen dinlemelisiniz.
  7. İletişime hazır değilseniz, en doğru davranış 'acele etmek' değil, zamanını beklemek olacaktır.
  8. Hazır olmadığınız halde yapacağınız bir görüşme; 'paylama', duygusuzluk, boşa geçen zaman gibi nitelemelere maruz kalabilir.
  9. Unutmayalım, insanlar 'dinlenilmek' kadar (hatta bundan daha da fazla) 'icraat' beklerler. İcraat için güven vermelisiniz.
  10. Gerçekten 'iletişime hazır olmak' demek, 'dinlemek ve icraat' için, içten gelen bir davetkarlığı hissettirmektir.
Her an 'hazır' olmanız dileğimizle.


Hiç yorum yok: